Tiroid bezi boyunun ön tarafında, adem elması denen kıkırdak çıkıntının altında ve nefes borusunun önünde yer alan kelebek şeklinde, yaklaşık 15-20 gr. ağırlığında bir salgı bezidir.
Tiroid bezinden T3 ve T4 olarak adlandırılan tiroid hormonları salgılanır. Bu hormonların en önemli görevi vücudun metabolizmasını düzenlemektir. Başka bir deyişle vücudun herhangi bir bölümünde yapılan işin hızını düzenler. Metabolizma aldığımız besinlerin enerjiye dönüştürülmesi ve bu enerjinin kalori olarak tüketilmesidir. Metabolizmanız yeterince çalışıyorsa, aldığınız besinler kolayca enerjiye dönüştürülür ve bu enerji eksiksiz olarak yakılır. Bunun aksine metabolik hızınız yavaş çalışıyorsa besinleri enerjiye ve kaloriye dönüştürme kapasiteniz azalır. Bunun sonucunda ise; fazla kaloriler yakılamaz, yağlar depolanır ve kilo artışı görülür. Tiroid hormonu hemen her organı etkilemektedir;
TİROİD BEZİ HASTALIKLARI
Tiroid bezi hastalıklarını genel olarak iki grup altında inceleyebiliriz;
-Tiroid bezinin fonksiyonunda bozukluk :
• Tiroid bezinin normalden daha az hormon salgılaması – hipotiroidizm
• Tiroid bezinin normalden fazla hormon salgılaması – hipertiroidizm (zehirli guatr)
• Tiroid bezinin hormon salgılaması normal olduğunda – ötiroidizm-
-Tiroid bezinin yapısal bozuklukları
• Guatr tiroid bezinin düzgün büyümesidir. Büyüme tiroid içinde yumrular oluşturacak şekildeyse nodüler guatr denir.
• Tiroid nodülü: Tiroid bezini oluşturan hücrelerin kümeleşmesiyle oluşan civar dokudan farklı yoğunlukta sınırları belirgin kitlelerdir. Tek ya da çok sayıda olabilir.
• Tiroiditler: Tiroid bezinin iltihabi hastalıklarıdır.
• Tiroid kanseri
Hipertiroidi
TANIM
Tiroid bezinin aşırı çalışmasına yani aşırı tiroid hormonu üretmesine hipertiroidi adı verilir. “Hiper” Latince “fazla” veya “yüksek” anlamına gelir. Tiroid bezinin aşırı çalışması halk arasında “zehirli guatr” olarak bilinmektedir. Elleriniz titriyor, çarpıntınız oluyor, ağzınız kuruyor ve çok yemek yemenize rağmen kilo veriyorsanız yada çabuk sinirleniyorsanız tiroid beziniz fazla çalışıyor olabilir.
HİPERTİROİDİNİN BELİRTİLERİ
Hipertiroidi belirtileri birçok sistemi ilgilendirdiğinden ve başka hastalıklarda da görülebildiğinden tanı koymak her zaman kolay değildir. Belirtiler;
• İştah artışına rağmen kilo kaybı,
• Kalp atım sayısının artması (genellikle dakikada 100’ün üzerinde), kalbin düzensiz atması(aritmi), çarpıntı,
• Sinirlilik, huzursuzluk
• Terleme, sıcağa karşı dayanıksızlık
• Adet düzeninde değişiklik
• Artmış barsak hareketleri, bazen ishal,
• Çabuk yorulma, kas güçsüzlüğü,
• Ellerde titreme,
• Bakışlarda şaşkınlık korku ifadesi,
• Ciltte incelme, tırnaklarda bozukluk çabuk kırılma
• Uyku bozukluğu
Hipertiroidinin en sık nedeni olan Graves Hastalığında bu bulgulara ek olarak göz bulguları görülür. Göz küresinin arkasında bulunan kaslar ve dokularda oluşan şişlik sonucunda gözler büyümüş ve ileri doğru fırlamış gibi görülür. Aynı zamanda üst göz kapakları yukarı kalkmıştır. Bu durum gözlerde aşırı kurumaya ve buna bağlı bazı şikayetlere yol açar.
NEDENLERİ
Tiroid bezinden salgılanan T3 ve T4 düzeyleri beyin tabanında bulunan hipofiz bezi ve hipotalamus tarafından kontrol edilir. Hipotalamus hipofiz bezini uyararak Tiroid Stimule Edici Hormon (TSH) salgılanmasına neden olur. Hipofiz bezi kandaki T3 ve T4 miktarına göre TSH salgılar; kandaki T3 ve T4 düzeyi düşükse salgılanan TSH miktarı artar, yüksekse azalır. Sonuçta tiroid bezi TSH düeyine göre hormon salınımını ayarlar. Tiroid bezi hasta ise ve kendi kendine çok fazla hormon salgılıyorsa TSH düzeyi normalin altında olacaktır, eğer hastalıklı tiroid bezi yeterli hormon üretemezse TSH düzeyi artacaktır. Tiroid bezinin fazla hormon salgılamasına yol açan hastalıklar aşağıda sıralanmıştır.
• Graves hastalığı : Bağışıklık sistemindeki bir bozukluktan kaynaklanır.TSH reseptör antikorlarının kanda artması nedeniyle oluşan tiroid bezi aşırı çalışmasıdır. Normalde antikorlar immün sistem tarafından virus, bakteri veya diğer yabacı cisimlere karşı mücadelede vücudumuzu korumak için kullanılırlar. Graves hastalığında antikorlar tiroid bezi, göz arkasındaki dokular veya bazen cilt altı dokularaı tahrip etmeye çalışır. Hipertiroidinin en sık nedenidir. Hipertiroidisi olan hastaların % 60-90’nını Graves hastalığı oluşturur.
• Sıcak nodüllerin fazla hormon salgılaması: Sıcak nodüllerin aşırı tiroid hormon yapıp salgılaması durumunda tiroid hormonları kanda artar ve hipertiroidi hastalığı oluşturur.
• Tiroiditlet (Tiroid bezinin iltihabi hastalıkları): Tiroid bezinde itihabi hastalıklar olduğunda bezde depo edilmiş halde bulunan tiroid hormonları kana döküldüğünden hormonlar yükselir ve hipertiroidi belirtileri ortaya çıkar.
Bunların dışında bazı durumlarda kanda tiroid hormon düzeyi artabilir;
• Tiroid hormon ilaçlarının fazla alınması: Levotiroksin ilacının gereğinden fazla alınması kanda tiroid hormonlarını artırır ve hipertiroidi yapar.
• Bazı ilaçların kullanımı: Cordarone isimli kalp ilacı ve interlökin ilacı kullanan bazı hastalarda tiroid bezi fazla çalışarak hipertiroidi hastalığı oluşturabilir.
• Aşırı şekilde iyot almak: İyodun fazla alınması nodülü olan hastalarda hipertiroidi yapar.
• Civa zehirlenmesi : Civanın fazla alınması hipertiroidizm denilen tiroid bezinin aşırı çalışmasına neden olabilir.
RİSK FAKTÖRLERİ
Hipertiroidide özellikle Graves Hastalığında ailese yatkınlık söz konusudur. Kadınlarda erkeklerden daha sık görülür. Ailenizde tiroid hastalığı bulunan bir birey varsa doktorunuzla yapmanız gerekenler olup olmadığını mutlaka konuşun.
TANI
Öykü ve Fizik Muayene: Muayenede genellikle boyun ön yüzde büyümüş bir tiroid bezi ve kalp atım sayısında artış bulunur. Bunların yanı sıra ellerde titreme, nemli cilt, göz bulguları bulunabilir.
Kan Testleri: Öncelikle tiroid bezinin fonksiyonunu görmek için testler yapılır. Bu amaçla tiroid hormon düzeyleri (T3 ve T4) ve tiroid bezinden tiroid hormonlarının salgılanmasını uyaran tiroid stimüle edici hormon (TSH) düzeyine bakılır. Hipertiroidide T3 ve T4 düzeyleri yüksek ve TSH düzeyi ise düşük bulunur.
Tiroid Sintigrafisi: Tiroid sintigrafisi ile tiroid bezinin tümününmü fazla çalıştığı, yoksa fazla hormon salgılanmasının bir nodül veya tiroidit sonucumu geliştiği gösterilebilir.
TEDAVİ
Hipertiroidi tedavisinde birden fazla tedavi seçeneği vardır. En uygun seçenek yaşınız, hipertiroidinin nedeni, ciddiyeti ve başka tıbbi problemlerin varlığına göre Doktorunuz tarafından size önerilecektir. Bu tedavi seçenekleri;
Antitiroid İlaçlar
Antitiroid ilaçlar tiroid bezinden hormon üretimini azaltarak veya kesintiye uğratarak kana daha az hormon geçmesini sağlayan ilaçlardır. Bu ilaçlar hipertiroidiyi kontrol ederken tiroid bezinde kalıcı hasar oluşturmazlar. Hipertiroidi belirtileri 6-12 haftada düzelmesine rağmen tedavi en az bir yıl, sıklıkla daha fazla sürdürülür. İlaç tedavisi kesildikten sonra hastalığın tekrarlama olasılığı yüksektir.
Bu ilaçları kullananların % 5’inde allerjik reaksiyonlar görülür. Bunun yanı sıra ciltte kırmızı döküntüler, ürtiker, ateş ve eklem ağrıları olabilir. Ciddi yan etkiler arasında nadir görülen beyaz küre (lökosit) sayısının azalmasını sayabiliriz (500 de 1 görülür). Beyaz küre sayısının çok azalması veya tamamen yok olması (agranülositoz) durumunda hastanın enfeksiyonla karşılaşması ciddi sorunlara yol açabilir. Eğer bu ilaçları kullanıyorsanız ve boğaz ağrısı, ateş gibi enfeksiyon bulguları varsa ilacı hemen keserek beyaz küre düzeyinizi kontrol ettiriniz. Beyaz küre sayısı düşükse ilacın kesilmesiyle hemen yükselecektir. Beyaz küre düşüklüğüne rağmen ilacı almaya devam ederseniz hayatı tehdit edecek ciddi enfeksiyon riski vardır. Karaciğer hasarı diğer seyrek görülen ciddi yan ektilerden biridir. Karın ağrısı, halsizlik, gözlerde sarılık ve idrar renginde koyulaşma varsa hemen doktorunuza başvurunuz.
Radyoaktif İyot Tedavisi
Hipertiroidiyi tedavi etmenin diğer yolu tiroid hormonu üreten tiroid bezi hücrelerini tahrip etmek veya yok etmektir. Bunun için radyoaktif maddeyle işaretli iyot hastaya ağızdan kapsül şeklinde veya damar yoluyla verilir. Tiroid bezi tiroid hormonlarının yapımında iyot kullanır. Bu nedenle alınan iyot tiroid hücreleri tarafından tutulur. Böylece radyaktif madde iyotla beraber tiroid hücreleri içine girer. Tiroid hücrelerince tutulan radyoaktif madde bu hücreleri birkaç hafta ile birkaç ay arasında değişen sürede tahrip eder. Sonuçta tiroid bezi boyut olarak küçülür ve tiroid hücreleri tahrip olduğundan hormon yapımı azalır veya yok olur ve kandaki tiroid hormon düzeyi normale döner. Nadiren hastalarda tedaviye rağmen hipertiroidi durumu devam edebilir. Bu durumda radyoaktif iyot tedavisinin tekrarı gerekebilir. Daha sıklıkla hastalarda birkaç ay içinde hipotiroidi yani tiroid hormonu yetersizliği gelişir. Bu durum günde bir kere ağızdan alınan tiroid hormonu içeren haplarla kolayca düzeltilir.
Radyoaktif iyot tedavisi gebelik veya emzirme döneminde, çocuklarda, göz bulguları belirgin Graves hastalığında tercih edilmemelidir.
Cerrahi
Tiroid bezinin cerrahi yöntemle çıkartılması sonucunda hipertiroidi kalıcı olarak düzelir. Hipertiroidi durumunun ameliyat öncesi ilaçlarla düzeltilmesi gerekir. Tiroid cerrahisi konusunda tecrübeli bir cerrah tarafından yapıldığında ameliyatın istenmeyen sonuçları % 1’in altında görülür. Ameliyatın istenmeyen sonuçları arasında kan kasiyum düzeyini düzenleyen paratiroid bezlerinin hasar görmesi (kalsiyum düşüklüğüne neden olur) ve ses tellerini uyaran sinirin zedelenmesini (ses değişikliklerine neden olur) sayabiliriz.
Aşağıdaki durumlarda hipertiroidi tedavisinde cerrahi yöntem seçilmelidir;
• Tiroidde kanser veya kanser şüphesi varsa
• Gençlerde
• Gebelerde veya gebe kalmayı planlayanlarda
• Bası belirtilerine yol açan büyük guatrlı hastalarda
Beta Blokerler
Bu ilaçlar genellikle tansiyon yüksekliğinin tedavisinde kullanılırlar. Tiroid hormon düzeyini düşürmez, kalp atım sayısını düşürür ve çarpıntının önlenmesine yardımcı olurlar…
Hipotiroidi
TANIM
Tiroid bezinin az çalışmasına ve tiroid hormonlarının az oluşmasına tiroid yetmezliği yani hipotiroidi denir. Kadınlarda özellikle 50 yaşından sonra daha sık görülür. Toplumda % 5 civarında görülür ve nodüllerden sonra en sık görülen tiroid hastalığıdır.
HİPOTİROİDİNİN BELİRTİLERİ
Tiroid hormon düzeyi düşük olunca vücuttaki hücrelerin aktivitelerinde yavaşlama başlar. Bunu sonucunda daha kolay üşür, daha kolay yorulur, unutkanlık, ciltte kuruluk, kabızlık gibi belirtiler görürsünüz. Belirtilerin çeşitliliği ve birçok başka hastalıktada görülebilmesi nedeniyle kesin tanısı için mutlaka kan testi gerekir. Belirtiler;
• Halsizlik, çabuk yorulma,
• Hareketlerde yavaşlama.
• Kalp atışlarının yavaşlaması. Erişkinlerde tedavi edilmediğinde kalp damar hastalıklarına neden olabilir.
• Uyku eğiliminin artması.
• Soğuğa dayanıksızlık.
• Ses kalınlaşması, yavaş ve kısık sesle konuşma.
• Ciltte kalınlaşma, kuruluk, saç dökülmesi
• Kaşların kenarlardan dökülmesi.
• Kabızlık.
• Yüz ve göz kapaklarında şişkinlik.
• Gebelerde görüldüğünde bebekde gelişme geriliği zeka geriliği oluşabilir.
• Yine bebeklerde ve çocuklarda büyümede gerilik ve yeni doğan döneminde ciddi eksikliğinde KRETENİZM denilen ciddi bir tabloya neden olabilir.
NEDENLERİ
Tiroid bezinin yetersiz hormon salgılamasına yol açan hastalıklar aşağıda sıralanmıştır.
• Otoimmün hastalıklar (bağışıklık sistemiyle ilişkili hastalıklar): Vücudumuzu bakteri, virüs ve yabancı etkenlerden koruyan bağışıklık sistemi bazı kimselerde bozularak tiroid hücreleri ve bu hücrelerdeki enzimleri yabancı olarak algılayıp bunları yok etmek üzere harekete geçerler. Bunun sonucunda tahrip olan tiroid hücreleri yeterli hormon salgılayamaz.ve hipotiroidi gelişir. Bu durum aniden gelişebileceği gibi, yavaş yavaş yıllar içinde de gelişebilir. En sık görülen formu Hashimoto tiroiditidir. Kadınlarda daha fazla görülür.
• Tiroid Cerrahisi: Tiroid nodülü, tiroid kanseri veya hipertiroidi nedeniyle bazen tiroid bezinin tamamının alınması gerekebilir. Geride tiroid dokusu kalmayınca veya yetersiz doku kalınca hipotiroidi ortaya çıkar.
• Radyoterapi (Işın tedavisi): Baş boyun bölgesindeki kanserlerin rayoterapi ile tedavisi tiroid dokusunda hasar oluşturarak hipotiroidiye neden olabilir.
• Radyoaktif Iyot Tedavisi (Atom tedavisi): Hipertiroidiyi tedavi etmek için uygulanan radyoaktif iyot tedavisi tiroid hücrelerinde hasara yol açarak hipotiroidiye neden olabilir.
• Tiroiditler: Tiroidit tiroid dokusunun genellikle viral enfeksiyonlar veya bağışıklık sistemindeki bozukluk sonucu mikroorganizmalarla mücadele eden bağışıklık hücrelerinin tiroid dokusuna saldırması sonucu oluşan enflamasyonudur. Tiroidit sonucu hipotiroidi gelişebilir.
• İlaçlar: Amiadarone, lityum, interferon alfa, interlökin-2 gibi bazı ilaçlar tiroid bezinin normal hormon yapımını bozabilir. Bu ilaçlar genellikle otoimmün tiroid hastalıklarına genetik eğilimi olanlarda hipotirodiyi tetikler.
• Doğumsal Hipotiroidi: Çok nadir olarak bebeklerde doğumda tiroid bezi olmayabilir veya olması gereken yerin dışında yerleşir (ektopik tiroid) ve görevini yapamaz. Bazen tiroid dokusu olmasına rağmen tiroid bezi hücreleri tiroid hormonunu yapamaz. Doğumsal hipotiroidi fark edilmediğinde zeka gelişimi başta olmak üzere birçok sistemde ciddi problemlere yol açar. Bu nedenle doğumda tiroid fonksiyonlarına mutlaka bakılmalıdır.
• Hamilelik: Hipotiroidi bazı bayanlarda hamilelik veya doğum sonrası ortaya çıkabilir. Burada sıklıkla neden kendi tiroid bezine karşı gelişen antikorlardır. Hipotiroidi tedavi edilmezse düşüğe, erken doğuma veya gebelik zehirlenmesine (preeklampsi) neden olabilir. Bunların yanısıra bebeğin gelişimini etkileyebilir.
• Iyot yetersizliği.
• Iyot fazlalığı: Özellikle hashimoto zemini olan hastalar çok iyot alırsa bu iyot bezde birikir ve hormon sentezini bloke eder.
• Hipofiz bezi hasarı: Hipofiz bezinde salgılana TSH (tiroid stimule edici hormon) tiroid bezinden hormon salgılanmasını uyarır. Hipofizin cerrahi, ışın tedavisi veya başka nedenlerle tahrip olması sonucu tirod bezine uyarı ortadan kalkacağından hormon salgılaması bozulur.
RİSK FAKTÖRLERİ
Hipotiroidi herkeste görülebilmekle beraber aşağıda faktörler bulunanlarda risk daha fazladır:
• 50 yaşın üzerindeki bayanlar
• Otoimmün hastalığı olanlar
• Ailede otoimmün hastalık hikayesi olması
• Boyun veya üst göğüs bölgesine ışın tadavisi alanlar
• Geçirilmiş tiroid cerrahisi
KOMPLİKASYONLARI (İSTENMEYEN ETKİLERİ)
TANI
Öykü:
• Vücut fonksiyonlarında genel bir yavaşlama hissesiyorsanız
• Daha önce tiroid ameliyatı olduysanız,
• Kanser tedavisi nedeniyle boyun bölgenize ışın tedavisi uygulandıysa,
• Hipotiroidiye yol açabilecek ilaçlardan birini kullanıyorsanız; amiadaron, lityum, interferon alfa, interlökin-2 . li>
• Ailede tiroid hastalığı varsa.
Fizik Muayene : Doktorunuz tiroid bezi muayenesinin yanısıra ciltte kuruluk, şişlik, reflekslerde yavaşlama ve kalp atım sayısında azalma gibi bulguları kontrol edecektir.
Kan Testleri : Öncelikle tiroid bezinin fonksiyonunu görmek için testler yapılır. Bu amaçla tiroid hormon düzeyleri (T4) ve tiroid bezinden tiroid hormonlarının salgılanmasını uyaran tiroid stimüle edici hormon (TSH) düzeyine bakılır.
• TSH (Tiroid stimüle edici hormon): Bu test hipotiroidi için en önemli ve en duyarlı testtir. Tiroid bezi yeteri kadar hormon üretemeyince TSH düzeyi yükselerek tiroid bezini daha fazla hormon üretmesi için uyarır. Hipotiroidide yüksek TSH düzeyi bulunur.
• Tiroid hormonu (T4 düzeyi): Hipotiroidide T4 düzeyi düşük bulunur.
TEDAVİ
Hipotiroidinin standart tedavisi sentetik tiroid hormonu olan levatiroksinin günlük kullanımıdır. Ağızdan alınan bu ilaç tiroid hormon düzeyini normale getirerek vücudun normal işleyişine dönmesini sağlar.
Tedaviye başladıktan 1-2 hafta sonra halsizlikte belirgin azalma görülür.Zamanla diğer belirtilerinde normale döndüğünü göreceksiniz. Bu ilacın ömür boyu kullanımı gerekmekle beraber ihtiyaç duyulan doz zamanla değişebileceğinden belli aralıklarla tiroid hormon düzeylerinizin kontrol edilmesi gerekir.
Uygun dozun bulunması zaman alabilir;
Başlangıçta levatiroksinin doğru dozunu bulmak için 2-3 ayda bir TSH düzeyinize bakılması gerekir. İlaç dozu fazla olduğunda iştah artışı, uykusuzluk, çarpıntı ve ellerde titreme gibi yan etkiler görülebilir.
Ciddi hipotiroidi ve koroner arter hastalığı olanlarda levatiroksin düşük dozda başlanır ve yavaş yavaş arttırılır. Bu sayede artan metabolizmaya kalbin uyum göstermesi sağlanır.
Levatiroksinin emilimi;
Bazı ilaçlar, katkılar ve yiyecekler levatiroksinin emilimini etkiler. Aşağıdaki maddeleri alacaksanız ilacınızı içtikten sonra 4 saat beklemeniz önerilir:
• Soya içeren yiyecekler ve soya sütü
• Kalsiyum,
• Demir içeren ilaçlar,
• Kalsiyum ve aluminyum hidroksit içeren antiasitler,
• Kolestiramin, kolestipol ve sükralfat gibi ilaçlar.
Guatr
TANIM
Tiroid bezi boyunun ön tarafında, adem elması denen kıkırdak çıkıntının altında ve nefes borusunun önünde yer alan kelebek şeklinde, yaklaşık 15-20 gr. ağırlığında bir salgı bezidir. Tiroid bezinin normalden daha büyük olmasına GUATR denir.
Guatrla birlikte tiroid bezi fazla hormon salgılayabilir (hipertiroidi), yetersiz hormon salgılayabilir (hipotiroidi) ve hormon salgılaması normaldir (ötiroidi).
BELİRTİLERİ
Birçok faktör tiroid bezinde büyümeye yol açar. Bunların arasında en sık görülenler aşağıda sıralanmıştır.
• İyot Yetmezliği: Iyot tiroid hormonlarının yapımı için gereklidir ve primer olarak deniz ve denize yakın bölgelerde toprakta bulunur. Gelişmekte olan ülkelerde iç bölgeler ve yüksek rakımda yaşayanlarda guatrın en sık nedeni iyot eksikliğidir. Vücuda alınan iyot yerli miktarda olmayınca tiroid bezi yeterli miktarda hormon yapamaz. Bunun sonucunda hipofiz bezi TSH (tiroid stimule edici hormon) salgısını arttırarak tiroid bezini uyarır. Tiroid bezi hücreleri fazla hormon üretmek üzere büyür. Bunun sonucunda guatr ortaya çıkar..Günlük iyot ihtiyacı normalde 150 mikrogramdır,gebelikte 200 mikrogramdır.Bez 50 mikrograma kadar iyot eksikliğini tolere edebilir. Başlangıçtaki iyot yetmezliği şalgam, lahana, brokoli, karnıbahar, ceviz, soya yağı ve fasülyesi gibi guatrojen maddelerin aşırı tüketilmesiyle kötüleşebilir. Ülkemizde 2000’li yılların başından itibaren sofra tuzlarına iyot eklenmesiyle beraber iyot yetmezliğine bağlı guatr olgularında oldukca önemli gerileme sağlanmıştır.
RİSK FAKTÖRLERİ
Guatr herkeste görülebilir. 50 yaşından sonra daha sık görülmekle beraber doğumda veya hayat boyu her yaşta ortaya çıkabilir. Guatr için bazı risk faktörleri aşağıda sıralanmıştır;
• Diyetteki iyot eksikliği. İyot yetersizliği olan bölgelerde yaşayan ve iyot takviyesi yapılmayanlar guatr için yüksek risk altındadır.
• Cinsiyet: Tiroid hastalıkları ve guatr kadınlarda erkeklere göre daha fazla görülür.
• Yaş: 50 yaş ve üzerinde olmak riski arttırmakta.
• Hastalık öyküsü: Kişisel veya ailesel otoimmün hastalık öyküsü guatr riskini arttırır.
• Hamilelik ve menapoz: Nedeni tam olarak bilinmemekle beraber tiroid hastalıkları gebelik ve menapo sonrası daha sık görülür.
• Bazı ilaçlar: İmmündepresan ilaçlar (bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar), antiretroviral ilaçlar, kalp hastalıklarında kullanılan amiodarone ve psikiyatride kullanılan lityum guatr riskini arttırmaktadır.
• Radyasyona maruz kalma: Boyun bölgesine ışın tedavisi uygulanmış olması veya nükleer kayaya maruz kalmak guatr riskini arttırır.
KOMPLİKASYONLARI (İSTENMEYEN ETKİLERİ)
Fiziksel ve kozmetik problemlere yol açmayan küçük guatrlar genellikle soruna yol açmazlar. Bununla beraber büyük guatrlar nefes darlığı, yutma zorluğu, öksürük, ses kalınlaşması gibi belirtilere neden olabilirler.Hipotiroidi ve hipertiroidi nedeniyle oluşan guatrlarda ise bunlara ait belirti ve bulgu verirler.
TANI
Guatrda tanı genellikle fizik muayene sırasında büyümüş olan tiroid bezinin saptanması ile konur. Bununla beraber guatr tiroid bezinde bir anormallik olduğunun göstergesidir ve guatra yol açan neden mutlaka araştırılmalıdır. Bu amaçla öncelikle sT3, sT4 ve TSH düzeylerine bakılarak tiroid bezinin hormon üretiminin normal sınırlarda olup olmadığı saptanır. Normalden az veya çok çalışması durumunda hipotiroidi ve hipertiroidi tanısında kullanılan ek testlere ( tiroid antikorları, ultrasonografi, tiroid sintigrafisi gibi) ihtiyaç duyulabilir.
TEDAVİ
Guatrda tedavi guatrın büyüklüğüne, belirti ve bulgularına ve guatrın nedenine göre değişiklik gösterir.
Guatr iyot eksikliğine bağlı ise ağızdan iyot içeren ilaçlar verilir. Bu guatrın bir miktar küçülmesini sağlamakla birlikte genellikle guatrın tam olarak gerilemesi beklenmez. Guatr Hashimato tiroiditi nedeniyle oluştu ve hipotiroidi mevcutsa uygulanacak tedavi tiroid hormon içeren ilaçların ağızdan verilmesidir. Bu tedavi sonucunda hipotiroidi durumu düzelmesine ve tiroid bezinde bir miktar küçülme görülmekte ancak guatr tam olarak düzelmemektedir. Bununla beraber düzenli ilaç kullanımı guatrın daha büyümesini genellikle önlemektedir.
Guatr nedeni hipertiroidi ise tedavi hipertiroidinin sebebine göre yapılır. (Hipertiroidi tedavisine bakınız).
Multinoduler guatr gibi, guatrların birçoğunda kanda tiroid hormonları normal sınırlar içindedir. Bu guatrlar doğru tanı konduktan sonra tedavi gerektirmeden izlenebilirler. Bu durumda hastalar hipertiroidi veya hipotiroidi gelişme riskine karşı aydınlatılmalıdır.Basit difüz guatr yıllar içinde tedavisiz kalır ve/veya guatr oluşumuna sebep olan nedenler devam edecek olursa guatrda bir veya birden fazla nodül oluşabilir.(Nodüler guatr ve multinodüler guatr). Bunlardan otonomi özelliği gelişerek bağımsız hormon sentezi başlayabilir (toksiknodüler ve toksikmultinodüler guatr) Ayrıca,özellikle normal bir çalışan bir nodülde, kanser riski de karşımıza çıkabilir.
Guatrlar ileri derecede büyükse veya izlem sırasında büyür ve ses değişikliği, nefes darlığı, yutma zorluğu gibi baskı belirtileri meydana gelirse yapılacak tedavi cerrahi ile tiroid bezinin alınmasıdır.
Op. Dr. Engin Baştürk, gastroenteroloji, genel cerrahi ve obezite cerrahi alanlarında uzmanlaşmış bir doktordur.
+90505 524 93 11
Tüm Hakları Saklıdır – 2024
Doktora Danış